“Ve ALLAH O’ndan istediğiniz herşeyden size verdi. Eğer Allah’ın ni’metini saymaya kalksanız onu sayamazsınız. Muhakkak insan, gerçekten çok zalim ve çok nankördür.” (İbrahim:34)

Es-selamu aleykum dostlarım, kardeşlerim

Nasılsınız? Son günlerde epey mutfak muhabbeti yaptık. Mutfak lüks mü, sade mi, beyaz eşyalar ankastre mi, dolaplar eski tip mi, son moda mı, çöp kutusu yerde mi, tezgah üstünde mi… Kimi lüks mutfaklara imrendi. Kimi benim gibi Ayşenur’un mutfağına gidip gelip baktı, çok uzaklara dalıp gitti. Fakat mutfak resimlerine gelen son yorumda Canan kardeşimiz bütün yorumlara ve görüşlere son noktayı koydu:

“….Mutfagin luks ve ya sade olmasi onemli degil. onemli olan o mutfagin senin olmasi. Benim hic mutfagim, hatta evim bile olmadi. 8 yillik evliyim. omrum orda burda kecti. kullandigim bilgisayar bile benim degil.su an kiraciyiz. mutfagi benden baska 5 kisi kullaniyor .ev 2 odali birinde esim ve cocuklar,digerinde akrabalarim yasiyor. 26 yasinda bir kadin icin cok zor . o yuzden elinizdekinin degerini bilin.”

Beterin beteri var sözünü belki  daha yakından hissedebilir ve hayatınıza daha çok şükredersiniz diye paylaştım bu yorumu. Evimizin orasına, burasına şikayetlenirken, o evin kirada olsa bize ait olduğuna şükredemedik çoğumuz. Mutfağa girip kendi karar verdiğimiz bir yemeği yapmak, dolapları veya çekmeceleri kendi istediğimiz gibi yerleştirmek, tüm aile eve geldiğinde kapıyı kitleyip kendimizi güvende hissedebilmek ne eşsiz nimetlermiş anlayamadık.

Eşlerinden yakınan, istekleri bitmeyen, kolay mutlu olamayan kardeşlerim; yukarıdaki yorumu tekrar tekrar okuyun lütfen. Anlayabilene bu yorum çok şey anlatır.  Bir de Ümidim adlı kardeşimizin yürek burkan bir yorumu vardı…Yazık ki, duygular bazen kelimelere sığmıyor…

Biscotti İtalyan’lara özgü bir bisküvidir. Hani eskiler püsküüt derlerdi ya, İtalyan’lar da  biscotti demişler..:) Görüntü olarak güzel oluşuna hiç bir itirazım yok. Ama pişirme süresinin uzunluğu, iki kez fırınlanması bana çok sıkıcı geldi ve bir daha kolay kolay yapamam herhalde diye düşündüm.

Öyle gözünüzde büyütmeyin bu tarifi. Bence çokta özel bir kurabiye değil. Buna o kadar emek vereceğinize, rulo yaptığınız kurabiye hamurunu azıcık buzlukta bekletin ve dilimleyip pişirin. Hem zamandan, hem elektirikten tasarruf edin.

Ama benim hamurumun lezzeti gerçekten çok güzeldi. Denemek isteyenler, tarife buyursun lütfen:

Malzemeler

  • 3 Yumurta
  • 200 gr. tereyağı
  • 1 tepeli su bardağı pudra şekeri
  • 3 yemek kaşığı kakao
  • 4 su bardağı kadar un
  • yarım paket kabartma tozu
  • 1 küçük çay bardağı Antep fıstığı
  • 1 küçük çay bardağı badem
  • 50 gr. bitter çikolata

Biscotti nasıl yapılır?

  • Soğuk tereyağı ve 3 su bardağı unu robottan geçirin. Robotunuz yoksa yumuşak tereyağı kullanıp elinizle una yedirin.
  • Yumurta, pudra şekeri, kakao, kabartma tozunu ve yavaş yavaş kalan unu ilave edip yumuşak bir hamur elde edin. İçine çerezleri, ve çikolatayı katıp tekrar yoğurun.
  • Hamuru ikiye bölün ve iki parçayı da rulo yapın. Tepsiye yerleştirip üzerine hafifçe bastırarak yassılaştırın.
  • 200 derecelik önceden ısıtılmış fırına verip 20-25 dakika kadar pişirin.
  • Fırından alıp 10 dakika bekleyin. Sonra 1 cm. kalınlığında dilimler halinde kesin. Keserken tırtıklı ekmek bıçağı kullanın ve kırılmaması için çok dikkatli olun.
  • Tercihen fırının tel ızgarasına dizip 150 derecede 40 dakika kadar kuruması için fırınlayın.
  • Kahve veya çayın yanında afiyetle yeyin. İsterseniz benim gibi bir daha biskotti yapmamaya karar verip, bundan sonra bildiğiniz kurabiyelerle devam edin..:)