İslam’da müzik konusunu bu yazıyla sonlandırıyoruz. Yazıyı değerli bir kardeşimiz bizler için hazırladı. Kendisinden Allah razı olsun.


Selamun aleykum kardeşlerim

İnsanoğlu kendi içinde çok çeşitlilik arz eden bir varlık malumunuz.
Yeryüzündeki insan sayısı kadar değişik karakter, düşünce ve fikirler
mevcut. İnsan yapısının farklılığı tabi ki çeşitlilik adına güzel. Yoksa
her birimiz tek tip yapılara sahip olsaydık herhalde hayat çekilmez
olurdu. Bu çeşitlilik yasama dair kurallarda gündeme gelseydi
nasıl olurdu peki? Mesela herkesin yalan anlayışı başka olsaydı,
haya anlayışı, ibadet anlayışı, sevgi, korku anlayışı? Bence, sence,
falancaya, filancaya göre derken içinden çıkılmaz bir hal alırdı bu
durum herhalde.

Yüce yaratıcımız 75 trilyon hücreden oluşan insani özenle yaratmış
ve o’nun dünya ve sonsuz hayati için en güzel yasam kurallarını
belirlemiştir. Sizin de malumunuz üzere bir eserin neye ihtiyacı
olduğunu en iyi o eseri yapan bilir. “Zaten yaratan yarattığını hiç
bilmez mi? O, lâtiftir; her şeyden hakkıyla haberdardır. (Mülk 14) Bu
Rabbimizin emrettiği en büyük şeyden en küçüğüne kadar böyledir.
Rabbimizin her emrinde ve yasağında bizim için sayısız hikmetler
vardır.

Kardeşlerim, Müslümanlar yaşamlarında Rablerinin yasakladığı
içki, kumar, zina gibi ameller ile aralarına hep mesafe koyup bu
çirkin fiillerden kendilerini korumaya çalıştılar. Fakat tüm bunların
ikiz kardeşi olan müzik konusunda maalesef aldandılar. İslam
alimlerinin Şeytanın Kur’an’ı, sesi dediği müziği hafife aldılar. Bundan
bir zarar gelmez sandılar. Zaten insan ne zaman bir şeyi küçük
gördü önemsemedi, şeytan o zayıf yanından yaklaşıp insani yendi.
Müslümanlar olarak bilmeliyiz ki müzik her dönemde Kur’an’ın
alternatifi olarak sunulmuştur. Bu Mekke döneminde de bu amaçla
kullanılmış, bugünde bu amaçla kullanılmaktadır.

Mekke döneminde de müziğin bu amaçla kullanıldığını Yüce
Rabbimiz bize ayetleri ile haber vermektedir.

Allah subhanehu ve teala Lokman suresi 6.ayetinde söyle
buyurmaktadır: ´´İnsanlar arasında bilgisizce Allah yolundan
saptırmak için gerçeği bos sözlerle değişenler ve Allah yolunu alaya
alanlar vardır. İşte horlayıcı azap onlar içindir.“

Bu ayetin tefsirinde Ibni Cerir et-Taberi sahih olarak söyle nakleder:
Ibni Mesud (radiyallahu anh)‘a ´insanlardan bazıları bos sözü satın
alır´ ayetindeki (Lehve’l-Hadis) ifadesini sordum, O’da ´Allah‘a yemin
olsun ki o, şarkıdır (müziktir) cevabini verdi.

Baska bir rivayette Ibni Mesud (radiyallahu anh) bu soruya cevaben
“arka arkaya üc kez tekrar ederek kendisinden baska ilah olmayan
Allah’a yemin ederim ki bundan maksat şarkı (müzik) dir“ cevabını
verdi.

Tefsir alimlerinin büyüklerinden Mücahid’de bu görüsü savunarak
şunları ilave etmiştir. “Ayette gecen (Lehve’l Hadis) den maksat
para karşılığında şarkıcı erkek veya kadın satın almak, yahut onları
dinlemek ve her türlü eğlencedir.“ (Ibni Cerir et-Taberi, Kurtubi)

Allah Resul’ünün “Allah’ım bunu dinde fakih kil, Kur’an’ın tevilini
(tefsirini) öğret diyerek“ özel dua ettiği Ibni Abbas (radiyallahu
anh) bu ayet hakkında “şarkıcı kadın satın almak, şarkı söylemek ve
dinlemektir“ demiştir. (Ibni Cerir et-Taberi, Kurtubi)

Bu alim sahabelerden baska onlarin talebeleri olan tabiin
alimlerinden Mücahid, Hasan Basri, Said b.Cubeyr, Katade, Nehai,
Ikrime, Meymun b.Mihran, Mekhul, Amr b.Suayb ve daha baskalarida
bu görüstedirler. (Ibni Cerir et-Taberi, Kurtubi)

Allahu Teala ayeti kerimesinde bir alis veristen bahsetmekte ve
bunun Kur’an ayetleri karsiliginda bos seylerin (calgi,sarki,eglence
v.s) tercih edilip onlarin satin alindigini haber vermektedir. Bu
husus hakkında Tabiin imamlarından Katade (rahimehullah) söyle
demektedir: Vallahi kisi herhalde bu değişim için herhangi bir mal

harcayacak degildir. Fakat onun satin alinmasi, kisinin onu sevmesidir.
Kisinin batil sözü hak söze, zarar vereni fayda verene tercih etmesi
sapiklik olarak ona yeter. (Ibni Kesir)

Kardeşlerim, Lokman suresi 6. Ayetinin iniş sebebi su olaydır: Mekke
müşrikleri ellerinden geleni yapmalarına rağmen Allah Resul’ünün
mesajını engelleyemeyince müşriklerden Nadr b.Haris Kureyslilere
söyle demişti: “ Bu adama karşı çıkma yolunuz sizi bir yere götürmez.
O sizin aranızda yaşamaktadır. Şimdiye kadar ahlaken en iyi
olanınızdı. Aranızda yasayan en doğru, en dürüst, en emin kişi oldu
daima. Siz tutmuş onun bir kahin, sihirbaz, sair ve mecnun olduğunu
söylüyorsunuz. Size kim inanır?

Ahali, bir kahin nasıl konuşur bilmiyor mu?

Bir şairin, bir mecnunun halini ayırt edemez mi?

Bu ithamların hangisini Muhammed’e yamayabilirsiniz ki?

Bakin! Ben size onunla nasıl baş edeceğinizi söyleyeyim. Sonra
Mekke’den ayrılıp Irak’a gitti. Oradan Iran kisraları, Rüstem ve
İsfendiyar’la ilgili masalları, hikayeleri derleyip, halkın dikkatini
Kur’an’dan ayırmak ve onları masallarla uyutmak için masal ve hikaye
anlatma partileri düzenlemeye başladı. (Ibni Hisam)

Ibni Abbas’in rivayetine göre Nadr b. Haris bu amacla sarkıcı kızlarda
getirmişti. Bir kimsenin Allah Resulünün anlattıklarının etkisi altına
girdiğini işittiği zaman, şarkıcı bir kızı “onu yedir içir, şarkınla öyle
ağırla ki diğer taraftan kopup seninle hemhal olsun diyerek o kişiye
gönderirdi. (Kurtubi tefsiri)

İslamiyet’in gelişinden günümüze dek küfür ve ser odaklarının bas
vurduğu yöntem nasılda ayni kardeşler! Tarih buna şahitlik etmiştir.
Günümüzde de fesadın, fitnenin elebaşları, sıradan insanları sanat ve
kültürel faaliyetler adi altında eğlence ve müzikle öylesine sarhoş hale

getiriyorlar ki kendilerine gönderilmiş olan Allah’ın kitabini okumaya,
dinlemeye, ebedi hayatlarını kurtarmak icin gerekli olan bilgiyi
ögrenip uygulamaya, yaratılışlarının gayesini düşünüp bunun cevabini
bulmaya zaman ve istekleri kalmıyor.

Aslında bu yöntem en basta şeytanın bir yöntemidir kardeşler. Allah
subhanehu ve teala Ademe secde etmesini emrettiginde Seytan bu
emre karsi gelince onu huzurundan kovmus ve seytanin kiyamet
gününe kadar mühlet istegini kabul etmistir. Rabbimiz bunun üzerine
seytana söyle buyurmustur: “Haydi git. Onlardan herkim sana uyarsa
muhakkak cehennem sizin cezanizdir. Hemde tam bir ceza. Sesinle
onlardan gücünün yettigini yerinden oynat (titret). (Isra 63-64)

Nisaburi Vedehul Burhan isimli tefsirinde söyle der: Ayette ki sesten
maksat calgi telleri, ney, düdük, kaval, klarnet türü seylerle sarki
türkü söylemektir. (Vedehu’l Burhan.Nisaburi)

Ibni Abbas ayette gecen sesi sarki, calgi aletleri ve eglence olarak
tefsir etmislerdir. (Ibni Kesir)

Seyh Salah bir hutbesinde söyle der: Ey müslümanlar! Müzik seytanin
sesidir. Seytan onunla insanoglunu günahlara ve isyana tesvik eder.
Bütün müslümanlarin üzerine düsen ondan sakinmak ve ondan yüz
cevirmektir“ ve akabinde yukaridaki ayeti okur.

Bu ayettende anlasiliyor ki seytanin Allah’in kullarini onun yolundan
saptirmak icin kullandigi en büyük silahlardan biri calgi aletleri ve
esliginde söylenen sarkilar, bunlarin bulundugu eglenceli ortamlardir.
Böyle ortamlar, insanlari her kötülügü yapmaya sevkeden en müsait
yerlerdir.

Allah azze ve celle Necm suresi 61. Ayeti kerimesinde söyle
buyurur: “ Siz simdi bu Kur’an’ami sasiyorsunuz? Gülüyorsunuz da
aglamiyorsunuz. Gaflet icinde oyalaniyorsunuz.” Ibni Abbas “gaflet
icinde oyalaniyorsunuz” ayetini sarki ve müzikle oyalaniyorsunuz diye

tefsir etmisdir.

Ayette gecen “Gaflet icinde oyalanıyorsunuz” ( samidun) kelimesini
alimler müzik, sarki olarak tefsir etmislerdir.

Kardeslerim, Resulullah sallahu aleyhi vesellem Kur’an’in bütün
ayetlerinde oldugu gibi bu mevzu ile alakali yukarida gecen ayetleride
bize sözleri ve yasantisi ile en güzel bir sekilde aciklamisdir.

Kardesler iyi bilin ki Allah subhanehu ve teala Resulune de emretme
ve yasaklama yetkisi vermis ve ona uymamizi, itaat etmemizi bize
emretmistir.

Allah Resulu sallahu aleyhi vesellam calgi aletleri, sarki ve bunun gibi
eglencelerin müslümanlar tarafindan benimsenip ragbet görmesini
kiyamet alameti olarak haber vermektedir.

Ebu Hureyreden merfu olarak rivayet edildigine göre Peygamber
sallahu aleyhi vesellem söyle buyurdu: “Kiyamete yakin bir zamanda,
ümmetimden bir topluluk maymun ve domuz suretine tebdil
edilecekler (cevrilecekler). Sahabiler sordular: Ey Allah’in Resulu!
Senin Allah’in Resulu olduguna ve Allah’tan baska ilah olmadigina
sehadet ediyormu olacaklar?

Resulullah sallahu aleyhi vesellem: Evet! Hem namaz kiliyor, hem
oruc tutuyor, hemde hacca gidiyor olacaklar. Sahabiler sordular: O
zaman nicin maymun ve domuz suretine cevrilecekler?

Peygamber sallahu aleyhi vesellem: “Onlar calgi aletleri, müzisyenler,
defler edinip icki icecekler. Sonra eglenceleri ve ickileri üzerine
yatacaklar. Maymun ve domuz suretinde sabahlayacaklar. (Ibni
Ebiddünya.Hasendir.)

Sahih-i Buhari’de Hisam b.Amr’dan merfu olarak söyle bir hadis
nakledilir: Allah Resulu sallahu aleyhi vesellem buyurdu ki: “
Ümmetimden bazi kimseler cikacaktir. Bunlar zina etmeyi, ipekli

elbiseler giymeyi, sarap icmeyi, def, dümbelek, ud, tanbur, v.s ile
eglenmeyi helal kabul edeceklerdir.

Allah Resulunun hadislerine dikkat edecek olursak müzik dinlemeyi
zina etmekle yan yana zikretmektedir. Bizim Allah Resulunden
ögrendigimiz diger bir hususda zinanin cesitleri oldugu ve her uzvun
(organin) zinadan nasibi bulundugudur.

Allah Resulu sallahu aleyhi vesellem söyle buyurmustur: “Muhakkak
Allah (C.C.) Adem oğlunun üzerine zinâdan nasibini yazmıştır.
Şüphesiz bu zinâya yetişicidir. İşte gözlerin zinası, bakmaktır.
Kulakların zinası, işitmektir. Dilin zinası; konuşmaktır. Elin zinası,
tutmaktir. Ayağın zinası, yürümektir. Kalb, (o fenalığı) arzu ve temenni
eder. Fercde onu (zinayı) tasdik eder veya tekzib eder ” (Buhari,
Müslim)

Imam-i Ahmed Müsned’inde, Ebu Davud’da sünen‘inde rivayet
ederler: Allah Resulu sallahu aleyhi vesellem söyle buyurmustur:
“Allah ümmetime ickiyi, kumari, kube, dümbelek, kopuz, Tambur gibi
calgi aletlerini ve gubeyrayi (daridan yapilan bir icki) haram kilmisdir.
Akla sarhosluk veren hersey haramdir.”

Dikkat edin kardesler! Peygamber sallahu aleyhi vesellem Allah
ümmetime yasakladi demektedir. Ve calgi aletlerini icki ile birlikte
anip akla sarhosluk veren hersey haramdir buyurmaktadir. Müzigin
akli nasil etkisi altina alip adeta sarhos ettigi günümüzde apacik
ortadadir.

Enes (radiyallahu anh) Resulullah sallahu aleyhi vesellem’den söyle
rivayet etmisdir: Bu ümmet icerisinde yere batirilma, kazf (iftira
atma), ve hayvana dönüstürülme olacak. Bu icki ictiklerinde ve kadin
sarkicilar edinip müzik aletleri caldiklarinda olacak. (Tirmizi, Elbani
Silsiletul Sahiha)

Rabbimizin O’nda sizin icin en güzel örnekler vardir dedigi Allah
Resulu sallahu aleyhi vesellem’in sünnetinde Dügün ve bayram gibi
eglenceye izin verilen zamanlar disinda eglence icin özellikle zaman
ayirdigina dair O’nun hayatini anlatan siyer kitaplarinda bir konu ve
rivayet yoktur. Allah subhanehu ve teala onu peygamberlikten önceki
hayatinda dahi böyle fiiller islemekten korumustur.

Hanefi, Safii, Maliki ve Hanbeli mezheplerinin meshur olan
görüslerine göre ud, tanbur, saz, davul, zurna (kaval ve benzerleri),
rebab ve buna benzer telli aletler, ney ve bütün üflemeli aletleri
kullanmak haramdir. Bunlari dinlemeye devam edenin sahitligi kabul
edilmez.

Müzik konusunda en siddetli görüse hanefi alimleri sahipdir. Hanefiler
her türlü müzik aletinin ve bunlari dinlemenin haram oldugunu,
bunun fasikligi gerektiren bir fiil oldugunu, ve bunlari dinlemeye
devam edenlerin sahitliginin kabul edilmeyecegini söylerler.

Imam-i Malik’e müzik hakkinda sorulunca onu bizde fasiklar dinler
demistir.

Imam-i Safii ise söyle demistir: Bagdatta zindiklarin icad ettigi
ve cehri zikir olarak isimlemdirdikleri bir seye rastladim. Onunla
insanlari Kur’an’dan alikoyuyorlar. Ibni Kayyim Imam-i safii’nin sözleri
hakkinda der ki: Safii’nin cehri zikir hakkindaki görüsü bu sekilde
ve degerlendirmesi onun Kur’an’dan alikoydugu yönündedir. Varin
günümüzdekileri siz düsünün!

Imam-i Ahmed ise söyle demistir: Müzik kalpde nifak bitirir. Bu bir
bidattir. Bu tür kimselerle oturmamak gerekir.

Ibni Mesud radiyallahu anh’dan söyle rivayet edildi: Su ekini yeserttigi
gibi, sarkida kalpde münafikligi yesertir. Zikir (Kur’an) ise suyun otu
yeserttigi gibi imani yesertir.

Genel olarak sarki ve müzik konusu zamanimizin en büyük
fitnelerindendir. Müzik ve müzik aletleri kötülügün elcisi, halklarin
uyusturucusu, toplumlarin oyalayicisidir. Bu hastalik uzun süre
nesilleri ve milletleri uyusturdu. Uygarligini ve basarilarini elinden
aldi. Eglence duygusunu arttirdi. Nefisler yiyecegi ve icecegi
sevdiginden daha cok onu sevdi. Öyle ki insanlar onunla sevdi onunla
bugzetti (kizdi).

Tarih sarki ve müzige dalan her milletin mutlaka
zayifliga, cözülmeye ve ahlaki bozulmaya ugradigina sahit oldu.
Roma, Fars milletlerinde ve Osmanlida da görüldügü gibi. (Merak
edenler Osmanlinin son dönemlerini arastirabilirler) Bu sarki ve müzik
dinlemenin nefislerinde sürekli bir tembellige yol acmasi ve sehvetleri
arttirmasi nedeniyle gerceklesti. Böyle kimselere mesuliyet agir gelir,
eglenme arzusu güclenir. Dünya hayati ve onun lezzetleri nefse hakim
olur. Ahiret ve onun icin calismak unutulur. Rabbim bizi unutanlardan
eylemesin.Amiiin.

Konuyu toparlayacak olursak kardeslerim, bu delilleri cogaltmamiz
mümkündür. Ben sadece burda sizi sikmamak icin bir kacini zikrettim.
Kim ne fetva verirse versin, her ne söylerse söylesin Allah ve
Resulunun sözleri uyulmaya en layik olandir. Hic kimsenin sözünü
Onlarin sözüne degismememiz imanimizin geregidir. Her ne kadar
baskalarinin sözü bizim hosumuza gitsede.

Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygambere ve sizden olan emir
sahiplerine de itaat edin. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz
Allah’a ve âhiret gününe inandığınız takdirde, onu, Allah’a ve
Peygambere arzedin. Bu, netice itibariyle daha hayırlı ve daha
güzeldir. (Nisa 59)

Abdullah İbn Amr b. El- As radiyallahu anh’dan. Resulullah sallahu
aleyhi vesellem buyurdular ki : “ Heva ve arzusu benim getirdiğime
tabi olmadıkça, sizden hiç biriniz iman etmiş olamazsınız “ Ibni ebi
Asim Es-sunne : 1.C.15.N

Saliha Yıldız

İlgili Yazılar

Müzik deyip geçmeyin!

Müzik beynimize nasıl etki ediyor?