
“Mü’minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır. Onun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe (ni’mete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur.” (K: Müslim, Zühd, 64; Darim”, Rikak, 61)
Selamun aleykum canım kardeşlerim, şeker dostlarım, görmeden sevdiklerim, Rabbimin güzel kulları…
Çok uzun değil sadece üç gün olmuş bir şey yayınlamayalı. Bu kısacık molayı epey sulu gözlerle vermiştim. Böyle yaptığım için yine pişman oldum, kendime kızdım ama ben buyum işte… İçimden geldiği gibi davranıyorum. O an neler hissediyorsam size de hissettiriyorum. Hakkınızı helal edin canlarım. Sizi de üzdüm diye yedim kendi kendimi.
Dış etkenlerden kaynaklı sorunlar yaşadık. Sıkıntılı bir kaç gün geçirdik. Çok daha uzun sürer sanmıştım ama Elhamdulillah kısa sürdü. Rabbim işlerimizi kolaylaştırdı. Herkes hayatının belli dönemlerinde farklı şekillerde imtihan oluyor. Fakat ne yaşarsak yaşayalım, yanımızda Allah’ın olduğunu, dualarımızı duyup icabet ettiğini bilmek insanı ziyadesiyle rahatlatıyor. Hasbunallahu ve ni’mel vekil!
Amaaa şimdi yeniden çok mutlu ve çok daha huzurluyuz 🙂 Elhamdulillah. Halimi soran, benim için dertlenen, dualar eden, tüm kardeşlerimden Allah razı olsun. Hepinizi Allah için çok seviyorum…
Fatma Hanım, geçen günlerden birinde bir kaç ayrı yazıya yorum yazmıştı. Kırk yılın başında eşi bir tatlı istemiş kendisinden O’da tarifi bilmiyormuş. Eşi Fatma Hanım’dan ekmek kadayıfı istemiş. Kadıncağız nasıl dertlenmiş tarifi bulup yapayım, eşimi mutlu edeyim diye.
Jalemiz de daha evvel ekmek kadayıfıyla ilgili arge çalışmalarının devam ettiğini söylemişti. Fatma Hanımın yorumlarını okuyunca dayanamayıp yeniden denemiş ekmek kadayıfını. Allah O’ndan razı olsun. Tarifi ailecek beğenince bizimle de paylaşmaya karar vermiş. Şimdi sizleri Jale’nin anlatımı ve resimleriyle başbaşa bırakıyorum…
Ekmek kadayıfı güzel yurdumuzda hemen hemen her pastahanede hatta şarküteride bile satılıyor ,bizim için ulaşmak çok kolay, ben bu tarifi yurt dışındaki kardeşlerim için uyarladım …mutlaka orjinali gibi olamaz, ama inanın ona çok yakın bir tadı var .Gerçek tarif her neyse ona ulaşmak içinde çabaladım. Karşı bina komşum boyoz ustası, eşi vasıtasıyla ona sordum ama onlarda pişmiş halde alıp ,ocak üzerinde şerbetliyorlarmış…
Şimdilik bununla idare edin kardeşlerim 😦
EKMEK KADAYIFI ( ev yapımı)
Ekmek kadayıfının malzemeleri
* 10 gram yaş maya ( kuru mayada olabilir ama ben istediğim kabarcıkları yaş maya ile elde ettim, ayrıca marketteki hazır ekmek kadayıfının içindekiler kısmında da yaş maya yazıyordu oradan kopya çektim 🙂 )
* 1 yemek kaşığı tereyağ ( tepeleme olmasın)
* 1 yemek kaşığı şeker
* 1 küçük çay bardağı süt ( 100 gram )
* 1 yumurta
* 250 gram un ( iki buçuk su bardağından biraz fazla)
Islatmak için ;
1 su bardağı pekmez
İki buçuk su bardağı sıcağa yakın ılık su ( bu karışım şerbetlemeden tatlının üzerine dökülüp kabarması beklenecek )
Şerbetleme ;
4 su bardağı şeker, 5 bardağı su ,bir iki damla limon suyu (karamelize işlemi ; şekerin yarısını şerbeti kaynatacağınız tencereye alıp kısık ateşte renginin dönmesini bekliyoruz ama kesinlikle yanmayacak .istedediğiniz renge ulaşınca yavaş yavaş suyunu va kalan şekeri ekliyoruz kristalleşirse korkmayın, erir yine)
Üzerine;
Olmazsa olmaz, KAYMAK …

Ekmek kadayıfını nasıl yapmışım ;
Öncelikle ılık sütün içinde şekeri ve mayayı eritiyoruz …sonra diğer malzemeleri ekleyip hamuru iyice yoğuruyoruz ( ben bu işlemi cefakar ekmek makinemde yaptım ) Biraz sert bir hamur …Ve de miktarı az …Ama o küçücük hamurdan koca bir tepsi çıkıyor …aslında en mantıklısı hamuru ikiye bölüp öyle pişirmek ( küçük aileler için ) birini şerbetler hemen kullanır ,diğerini sarıp sarmalar saklarsınız 😉 bu sadece bir öneri …
Ben 30 cm çapında bir alüminyum tepsi kullandım pişirmek için …gördüğünüz gibi kalın oldu …Daha ince isterseniz daha büyük bir tepsi gerekebilir …Hazırlanan hamuru tepsiye göre merdaneyle açıyoruz ve yağlanmış tepsiye yerleştirip mayasının gelmesi için bir saat kadar bekletiyoruz …Mayası gelen hamuru altı ve üstü nar gibi kızarıncaya kadar fırında pişiriyoruz…Fırından aldıktan sonra (kalıptan çıkarıp )soğumaya ve de kurumaya bırakıyoruz… 24 saat kadar …o yumuşacık ekmek kuruyup takır takır oluyor…Ben ekmeği ters çevirerek şerbetledim bu kısmın dokusu daha çok hoşuma gitti…
Şerbetleme aşamasında tatlınızı kendi ebadından büyük başka bir tepsiye yerleştirmeniz gerekiyor ..Suyu ve şerbeti içince büyüyecek çünkü …
Benim için en alengirli ve zor kısmı şerbetleme kısmı oldu …İnternette bazı tariflerde üzerine 6 bardak sıcak su dökün diyenlere uyup önceki
tariflerimi öyle yaptım ama suyu çok fazla geldi . Bu sefer sadece üç buçuk bardak pekmezli sıcağa yakın su ile ıslattım (pekmez istediğimiz o koyu rengi elde edebilmek için ) Biraz bekledim kabardı …Aslında şerbetini ,şekeri ve suyu eriyecek kadar kaynatıp ocak üzerinde çektirmek gerekiyor ama ben tatlıyı yakarım korkusuyla ( ki yaktığım oldu) şerbetini başka bir yerde karamelize edip ocak üzerinde döktüm (kepçe ile yavaş yavaş )ve döndüre döndüre çekmesini sağladım (kısık ateşte )… Afiyet olsun…
Jalenin diğer tariflerinden:
Merhaba, tarifinizi vişneli olarak nasıl yapabiliriz acaba ?
BeğenBeğen
Ben olsam pekmez yerine 1 bardak konsantre vişne suyu kullanmakla işe başlardım..sadece bu değişiklik yeterli olurmu deneye deneye istediğin sonuca ulaşabilirsin merve
BeğenBeğen
Cahide abla ben bu tarifi 5 6 kez yaptim ve her defasinda ekmeği pekmezli suyla islatma kismini atliyorum. Kuru ekmeğe direk serbeti dokuyorum ve her defasinda ekmek guzel kabariyor ve cok guzel oluyor. Yalniz 5 bardak seker ve 6 bardak su kulaniyorum tam yetiyor. Benim kaldiğim köyde (Hollanda) beni pek taniyan olmazdi bu tatliyi yapip bir iki Turke yedirdim onlarda herkeze reklam yapmislar sirf bu tatli sayesinde artik unlendim. Sayenizde Allah razi olsun
BeğenBeğen