Hz. Ömer (radıyallâhu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Allah’ın kulları arasında bir grup var ki, onlar ne peygamberlerdir ne de şehidlerdir. Üstelik kıyamet günü Allah indindeki makamlarının yüceliği sebebiyle peygamberler de, şehidler de onlara gıpta ederler. “Orada bulunanlar sordu: “Ey Allah’ın Resulü! Onlar kim, bize haber ver!” “Onlar aralarında ne kan bağı ne de birbirlerine bağışladıkları bir mal olmadığı halde, Allah’ın ruhu (Kuran) adına birbirlerini sevenlerdir. Allah’a yemin ederim, onların yüzleri mutlaka nurdur. Onlar bir nur üzeredirler. Halk korkarken, onlar korkmazlar. İnsanlar üzülürken, onlar üzülmezler.(Kütüb-i Sitte, 3345)

Selamun aleykum güzel kardeşlerim, cumamız mübarek olsun. Bizleri yeni bir cuma gününe sağlıkla, huzurla eriştiren Rabbimize ham-u senalar olsun…

Misafirden misafire fark var dersem hak verir misiniz bana? Bazı misafir dağ gibi ağır gelir insana. Bilmiyorum nedendir ama hazırlıklar, temizlik, beklemek… Her bir şeyi zor gelir. Otururken sıkılırım bazısıyla, yüreğim daralır, saate bakarım çaktırmadan… Kalktıklarında üzerimde bir yorgunluk hali olur ki 2 gün atamam üzerimden…

Birde kuş gibi hafif misafirler vardır…Bahar yeli gibi geçerler evinizden. Pencerenize konup, size bir bakış atıp giden güvercinin yüzünüze kondurduğu gülümseme gibi sevinç bırakırlar yüreğinize…

Benim de evimden böyle iki güzel insan geçti dün… Nasıl oldu anlamadım. Ne zaman geldi ne zaman gittiler farketmedim sanki. Hoş bir sada dedikleri bu olsa gerek…
Hicret ablam ve Mehtapcığım size hangi kelimeleri birleştirip bir teşekkür cümlesi oluşturabilirim bilmiyorum. Allah sizlerden razı olsun.İçim içime sığmadı dün benim. Ben aylardır kimseyle böyle güzel muhabbet etmemiştim. Canım Günnur ablam da gelecekti ama hasta annesine baktığı için gelemedi…

İnanın kardeşlerim, bu iki güzel insanla sanki yıllardır görüşüyormuşuz gibi geldi bana. O kadar sıcak, o kadar tatlı dillilerdi ki, hiç ayrılasım gelmedi onlardan. Erkenden teşrif ettiler, beni hiç bekletmediler. Ne çok paylaşacak konumuz varmış meğer… Sizlerden bahsettik. Bu sayfanın benden çoktan çıkıp, hepimizin paylaşım noktası haline geldiğini, birbirimizden fikir anlamında nasıl beslendiğimizi konuştuk… Göz göze geldik, sarıldık… mutlu olduk Ya Hu! Var mı başka bir izahı bunun…

Allah için sevmek, Allah için bir araya gelmenin yaşattığı mutluluk tarif edilemez. İnşaAllah bir gün her birinizle böyle oturup sohbet etme imkanımız olur. Kendi muhabbetiyle gönüller arası köprüler kuran Rabbimize hamd olsun…

Jale’nin çatlak kurabiyeleri yayınlandığı zaman büyük ilgi toplamış ve çok beğenilmişti.  Uzun zamandır denemek istediğim kurabiyeleri sonunda ben de yapabildim. Ben içine sadece fındık ilavesi yaptım. Jale’ye  nefis kurabiye tarifi için yeniden teşekkür etmek istiyorum. Çünkü tarif birebir tutuyor.
Kesinlikle malzemelerde oynama yapmanıza gerek yok. Yalnızca benim evde sütüm kalmamıştı. Bu yüzden aynı miktarda yoğurt suyu ekledim. Browni tadında mükemmel bir kurabiye ortaya çıkıyor. Şiddetle değil, güzellikle tavsiye ediyorum 🙂
FINDIKLI ÇATLAK KURABİYE
Malzemeler
  • İki buçuk kare paket bitter çikolata (toplam 200 gr.)
  • 100 gr tereyağı
  • 1 yemek kaşığı kakao
  • yarım su bardağı toz şeker
  • 3 yemek kaşığı süt veya yoğurt suyu
  • 2 yumurta
  • 2 su bardağından 1 parmak eksik un
  • 1 çay bardağı çekilmiş fındık (Un gibi olmayacak)
  • 1 paket kabartma tozu
  • vanilya
  • 1 tutam tuz
Bulamak için ;
  • Pudra şekeri


Çikolatalı çatlak kurabiye nasıl Yapılır?

  • Önce tereyağı ve çikolatayı benmari usulü eritin. İçine kakaoyu karıştırıp ılımaya bırakın.
  • Yumurta ve şekeri, bir tutam tuzu, rengi açılana kadar çırpın.
  • Sütü ve erimiş çikolatalı karışımı ekleyip tekrar karıştırın.
  • Unu, kabartma tozunu, çekilmiş fındığı ve vanilyayı eleyerek biraz daha çırpıp kabın üzerini streç folyoyla kaplayıp buzdolabına kaldırın. (Ben akşamdan hazırlayıp sabaha kadar beklettim)
  • Sakın akışkan diye un eklemeye kalkmayın. Tereyağ ve çikolata donunca kıvamını alacak…
  • Donmuş hamurdan yemek kaşığıyla parçalar alıp elinizle hızlı bir şekilde yuvarlayın.
  • Bol pudra şekerine bulayıp seramik fırın kabına aralıklı olarak dizin. Çikolatalar pişince epeyce yayılıp büyüdüğü için oldukça aralıklı dizmenizi tavsiye ederim. Benim kurabiyeler aralıklı dizmeme rağmen birbirlerine dokundular 🙂
  • 190 derecelik önceden ısıtılmış fırına tepsiyi sürün.
  • Kabarmaya başlayınca ısıyı 180 dereceye düşürün.
  • Toplam 12-13 dakika kadar sonra fırından alın.
  • Browni tadında kurabiyelerimiz hazır. Afiyet şifa olsun

Dünkü güzel buluşmamızda, çaya başladıktan sonra aklıma resim çekmek geldi.  Muhabbet soframızı bu kez, benim makinayla Hicret abla resimledi… Menümüzdeki içli köfte, süt şerbetli tatlı ve örgü poğaçanın dışında, Almanya’daki Mehtap ablamızın rafeello tarifinin fındıklı versiyonu vardı. Bir ara onun da tarifini veririm inşaAllah.

Ve son olarak  kendime bir kaç günlük dinlenme molası verirken bu minik ve şirin çiçeği de sizlere hediye ediyorum…:)