Rahman, Rahim olan Allah’ın adıyla,

Bilin ki, dünya hayatı ancak bir oyun, ‘(eğlence türünden) tutkulu bir oyalama’, bir süs, kendi aranızda bir övünme (süresi ve konusu), mal ve çocuklarda bir ‘çoğalma-tutkusu’dur. Bir yağmur örneği gibi; onun bitirdiği ekin ekicilerin (veya kafirlerin) hoşuna gitmiştir, sonra kuruyuverir, bir de bakarsın ki sapsarı kesilmiş, sonra o, bir çer-çöp oluvermiştir. Ahirette ise şiddetli bir azab; Allah’tan bir mağfiret ve bir hoşnutluk (rıza) vardır. Dünya hayatı, aldanış olan bir metadan başka bir şey değildir. (Hadid/20)

Selamun aleykum kardeşlerim, Gündemimizi meşgul eden pek çok konunun içinde maalesef Ahiret yeteri kadar yer bulmuyor. Açılan demokrasi paketleri de bir Mümin’i tatmin etmek, fitil tutmayan yaraların acısını dindirmek için yeterli gelmiyor. Müminlerin derdini ancak Müminler anlar. Gayrısına ne kadar anlatsan da, söz israfından başka bir işe yaramıyor.

Serbest kalan başörtülerimiz, tek başına tesettür emrine karşılık gelmiyor. Başörtülüler artarken, tesettürlülerin sayısı azalıyor. Kısa etekli, bacakları görünen başörtülüler, giysilerinden her hattı belli olan başörtülüler, makyajlı, bol parfüm kokulu başörtülüler… Topuklu pabuçlarının sesleriyle sokakları inleten başörtülüler… Namazsız, tesettürsüz başörtülüler…

Sonra canhıraş bir çabayla kamuda istihdam edilmeye çalışılırken, evleri öksüz kalan kadınlar… Daha kaç tane erkeğin yükünü omuzlayabilir diye deneme tahtasına döndürülen kadınlar…

“Elhamdürillah Müslümanım” diyen ama Şeriat denince tüyleri havaya kalkan, gözlerinden nefret fışkıran Müslümanlar!

Faizli krediyle aldığı arabasına “maşaAllah” yazısını takmayı ihmal etmeyen Müslümanlar!

Allah’ın emri, Peygamberin kavliyle istenen kızların düğünlerini, içkili yapan Müslümanlar!

Bir çelişki yumağının içinde kaldık. Beyinler iğdiş edildi. Doğru ne, yanlış neydi? Ayırt etmekte bile zorlanır olduk.

Haramlar öyle normalleşti ki gözümüzde, ALLAH’ın ayetleri çiğnenirken ölü gibi duyarsız ve umursamaz olduk. Pek çok çocuk ve genç, namazın sadece yaşlılara mahsus bir şey olduğunu sanıyor… Gündemimizde Allah yok, İslam yok, Kuran’sız, sünnetsiz hayat sürmeye çalışıyoruz…

ALLAH bizi iyi etsin, bize hallerimizi fark ettirsin, bizi bize bırakmasın. Yoksa halimiz harap, halimiz perişan….

Çocukların çok severek yediği yöresel bir yemeğimiz var sırada.  Reyhan, bulgurlu köftelere çok yakışıyor. Eğer reyhan bulamazsanız, nane de kullanabilirsiniz.

Malzemeler

  • 3 su bardağı köftelik bulgur
  • 3 su bardağı su( kahverengi bulgur kullanacaksanız,daha az su kullanmalısınız)
  • 1.5 su bardağı un
  • 1 yumurta (daha sıkı olsun diye)
  • 1 yemek kaşığı ufalanmış kuru reyhan
  • Tuz

Sosu için

  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 3-4 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 1 tatlı kaşığı salça
  • 1 tatlı kaşığı kuru reyhan

Ayrıca: 1 büyük kase koyu kıvamlı yoğurt, 2 diş sarımsak

Süslemek için: Maydanoz

Reyhanlı Sıkma Köfte Nasıl Yapılır?

  • Bulguru yoğurma kabına alıp, 3 su bardağı ılık su ile ıslatın. Üzerini kapatın.
  • Bir saat sonra içine unu, tuzu ve reyhanı koyup karıştırın.
  • Azar azar su ilavesi ile macun kıvamına gelene kadar yoğurun.
  • En son yumurtasını da kırıp tekrar yoğurun.
  • Küçük ceviz büyüklüğünde parçalar alıp elinizde çiğköfte sıkar gibi sıkın.
  • Geniş bir tencerenin yarısına gelecek kadar su koyup kaynatın.
  • İçine 1 tatlı kaşığı kadar tuz atın. Köfteleri de ekleyip yeniden kaynamaya bırakın.
  • Köfteler pişince yukarı doğru çıkacaktır. (kaynamaya başladıktan  10-12 dakika kadar sonra)
  • Köfteler haşlanırken siz sarımsaklı yoğurdu ve sosu hazırlayın.  Sos için bir tavada malzemeleri birleştirip kızartın.
  • Haşlanan köftelerin suyunu süzüp servis tabağına alın.
  • Üzerine sarımsaklı yoğurdu gezdirin.
  • Sosu da yoğurdun üzerine gezdirip, ince kıyılmış maydanozla süsleyin.
  • fazla soğutmadan servis edin.
  • Afiyet şifa olsun!

Diğer Bulgurlu tarifler: