Yaz yaklaşırken en büyük telaşlarından biri kilo verebilmek. Kurtulmak istiyorsun fazlalıklarından. Daha ince, daha düzgün bir fizik için çok çabaladın değil mi? “Kilo mu aldın sen?” diyorlardı. “Gıdın, göbeğin çıkmış?”diyorlardı. Üzülüyordun…

Buzdolabı ağzına kadar yiyecek doluyken elini sürmedin çoğuna. Kurabiyeyi, keki yasak ettin kendine. Ekmeği bile kestin. Bir parça peynir, sebze, sınırlı miktarda meyve, 1 kase yoğurtla geçti günlerin. Canın istemediği halde litrelerce su içtin… Sadece su mu? Lahana suyu, çimen suyu bile içtin!

Hele fit bir vücut için yürüdüğün kilometrelerce yola ne demeli.  Yetmedi sıkılaştırıcı hareketler yaptın. Aylarca zayıflama uzmanlarının, yaşam koçlarının ağzına baktın. Her formül, her liste, zayıflamak için verilen her tüyo önemliydi senin için. Bütün diyetleri denedin. İradene hakimdin. Sonunda çabalarının sonucunu aldın. Çok iyi kilo verdin…!

Tüm bunları bir gün toprak olup gidecek, ölümlü bir beden için yaptın…

“Ne güzel olmuşsun, nasıl zayıflamışsın” desinler için, güzel görünebilmek için çok uğraştın. Boy boy selfieler çekip sosyal medyada paylaştın. “Bakın benim vücuduma, bakın çabalarımın sonucuna” der gibiydin…

Ben bir diyet kitabı biliyorum.  Öyle bir diyet ki, bütün fazlalıklarından, hastalıklarından kurtuluyorsun. İçindeki kaidelere uyarsan, sonunda hiç bozulmayan, yaşlanmayan sınırlı sayıda insanın sahip olacağı bir bedene sahip oluyorsun. Öyle bir diyet listesi var ki bu kitapta, biraz çabadan sonra hiç ölmüyor, ebediyyen bir elin yağda, bir elin balda yaşıyorsun. Sonra istediğin yiyecekten, istediğin kadar yiyorsun. Üstelik saraylarda, köşklerde, a kalite insanların muhitinde yaşıyorsun. Yeter ki kitabı iyi oku ve anla, içindeki kurallara harfiyyen uy. Bu kitabın yazarı ne dese doğru çıkıyor. Dünü, bugünü, geleceği biliyor. Öyle büyük ki, okusan hayran kalırsın… Kimler diyete uydu, kimler uymadı, hepsinin hesabını tutuyor. Sonunda herkesin kitabını eline tutuşturuyor:

Bismillah: O gün (hesap için Allah’a) arz olunursunuz, öyle ki gizli bir haliniz kalmaz.
Kitabı sağından verilen, (sevinçle)”alın okuyun kitabımı..””Çünkü ben hesabıma kavuşacağımı sezmiştim” der. (Hakka suresinden)

O kitabın yazarı bizi yaratan Allah’tır. Bize verdiği diyet listesine uyarsak cennete gireceğimizi garanti ediyor. Günahlardan diyet yapmak, aç kalmaktan çok daha kolay. Nasıl ki  diyet yaparken canımız istediği halde yemiyoruz. Cenneti kazanmak için de nefsimizin arzularına hayır diyecek, sonucu sabırla bekleyeceğiz.

Farkında mısın sadece namaza başlamak için bile yıllardır oyalanıyorsun. Rabbinin sana özel emri olan tesettürü türlü bahanelerle erteliyorsun. Ne zekata elin varıyor. Ne faizden uzak duruyorsun.

Şimdi tıpkı diyette yaptığın gibi, sırf Rabbin istiyor diye vazgeçemez misin günahlarından? Kısa ve açık kıyafetleri bir kenara bırakıp, kimsenin ne dediğini umursamadan tesettür emrine uyamaz mısın? Kaçırdığın namazların için tevbe edip, bırakmamak üzere namaza başlayamaz mısın?

Sağlıklı olmak için elbette dikkat edelim yeyip içtiklerimize. Allah Rasulünün yemek adabını öğrenelim ki o adabı öğrendiğimizde zaten kilolu olamayız. Peki ölümlü bir hayat için bu kadar çaba gösterirken, sonsuz yurdumuz için hiç emek vermeyelim mi? Dünyalık çabalarımızın tümü ölümümüzle beraber yok olup gidecekken, Allah rızası için, ebedi mutluluk için gayret etmeyelim mi? Sonsuz kaliteli bir yaşam ve pörsümeyen bir beden için iman diyetine girmeyelim mi?
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Aziz ve Celil olan Allah şöyle buyurdu:

–Ben salih kullarım için ahiret azığı olarak hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiçbir insanın aklına gelmedik bir takım nimetler hazırladım. Allah’ın sizleri bu sözlerle muttali kıldığı şeyleri bir yana bırak. Bir de bunlardan başka onun sizleri muttali kılmadığı bir şey vardır ki, o en büyüktür’ buyurdu.”

Müslim 2824/3, Buhari 3053
Cahide Sultan