1,2-Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı “alak” dan yarattı. 

3-Oku! Senin Rabbin en cömert olandır.
4, 5-O, kalemle yazmayı öğretendir, insana bilmediğini öğretendir.
6, 7-Hayır, insan kendini yeterli gördüğü için mutlaka azgınlık eder.
8-Şüphesiz dönüş ancak Rabbinedir.

Cumartesi günü Aydın’a gittik. Ege’de beni rahatsız eden tek şey çıplaklık. İnsanlar bu konuda sınır tanımıyorlar. Çıplaklığın sonu nereye kadar uzanır ben bilemiyorum. Ar damarı çatlamış insanlar, iç çamaşırı gibi “şey” lerle (kıyafet diyemedim) dolaşıyorlar. Allah toplumu hayırla ıslah etsin.

Neyse dostlar bahsetmek istediğim konu daha farklı. Giderken minibüse bizimle beraber öğrenci olan bir kız bindi. En çok 16 veya 17 yaşlarında.  Önce annesi aradı ve ne yaptığını sormuş olacak ki; Sınavdan çıktığını, çok yorgun olduğunu, öylesine oturduğunu söyledi. Telefonu hemen kapatmak ister gibiydi. Sonra arkadaşıyla ve yeniden annesiyle konuştu. İkisine de minibüste olduğunu söylemedi.

Annesi muhtemelen ilgili bir anneydi. Kızını tam üç kez arayıp ne yaptığını ve nerede olduğunu sordu. Ama kız hiç birinde doğruyu söylemedi. Minibüsten indiğimizde kızı yakışıklı bir delikanlı karşıladı ve beraberce gittiler…

Kızlar okuyor, diploma sahibi oluyor, iş hayatına atılıyor tamam ama bu kızlar hangi şartlarda okuyor farkında mısınız? Hele sizden kilometrelerce uzağa okusun diye gönderdiğiniz kızlarınızın, gençliklerinin en deli çağlarında hatalar yapmadıklarından emin misiniz? Flört etmeyen gence hastalıklı gibi bakıldığını ve arkadaş grupları içinde kabul görmediğini biliyor musunuz? Çocuğunuzun tüm bunlara “Hayır” diyecek kadar sağlam bir karakteri var mı? (Ali Rıza Demircan Hoca’nın: “Bana kalsa bu okullara değil kız, erkek çocuklarını bile göndermem” dediği geldi aklıma.

Ben henüz ilkokula giden çocuklarımın okullarına gittiğimde, çocukların başıboş ve ahlaksız tavırlarını gördükçe kahroluyorum. Bizim çocuklarımız bu okullarda yalnız ve çok korunmasız. İlkokuldaki bir çocuğa ders olarak kadın ve erkeğin  en özel halleri anlatılıyor. “Aman çocuklar öğrensin. Cahil kalmasın” deniyor. O yaşta öğrenmese sanki ilerde hiç öğrenemeyecek çocuklar bunları! Çocuklar bu bilgilere vakıf olunca merakları daha çok artıyor. Bir eczacı arkadaşım ortaokul çağındaki çocukların gelip kendisinden doğum kontrol aracı istediklerini anlatmıştı…

Evimin önünde her gün servis bekleyen liseli gençlerin tavırlarına ve konuşmalarına şahit oluyorum. Anneleri çocuklarının şu hallerini görseler ne yaparlardı diyorum. Sarmaş dolaş olan, utanma bilmeyen bu zavallı gençleri kim dert edecek, kim ağlayacak onlar için? En önemlisi toplumdaki bu kokuşma adına, kim harekete geçecek?

Toplumun hali Sodom ve Gomore’den farksız. Okullar, sokaklar tam bir bataklık olmuş. Kız çocuklarını lütfen uzak yerlere göndermeyin. Mümkünse size en yakın okula gönderin. Telefonlara güvenmeyin. Cep telefonunun da bir işe yaramadığını yaşadığım son olayda gördüm.

Çocuklarımızın, diploma alması için, bir işe girmesi için çırpınır dururuz da,  Kur-an’ı anlaması için, sabah namazına kalkması için kılımızı bile kıpırdatmayız. Zayıf aldığı sınav için hayıflanırız da, İslam’dan bi-haber oluşuna ağlayamayız.

Diyeceğim o ki; Kur’an’da ilk emir “oku” dur fakat,  bir hadis, bir ayetten, sünnetten, Farzdan, edepten, görgüden, zerafetten  haberi olmayan insanın 2 tane diploması olsa ne olur? 

İlim ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir, Sen kendini bilmez isen, Bu nice okumaktır? (Yunus Emre)

NOT: Hem okuyan, hem edebini muhafaza eden, Allah’ın rızasını gözardı etmeyen tertemiz gençleri takdir ve tebrik ederim. Selam olsun onlara…