Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının. Allah’tan korkun. Çünkü Allah’ın azabı çetindir. (Haşr suresi:7. Ayet)

Selamun aleykum Rabbimin güzel kulları,

Vaktimiz hayr olsun, cumamız mübarek olsun kardeşlerim.  Sabah köşe yazılarına bakarken, Abdurrahman Dilipak’ın yazısının son kısmında bir paragraf  dikkatimi çekti.  Dilipak ağabey şöyle diyordu:
“Rabia işaretinin arasına bir  Marlboro yakışıyor mu şimdi, mesela! Şahadet parmağınızla tuttuğumuz şeytan otuna verdiğiniz parayla, bu dava için  harcadığınız parayı kıyaslayın…”

“Kaç Müslüman” diye geçirdim içimden, “Kaç Müslüman şu sigara illetine ne kadar para döküyor?”, Kaç sigara içen Müslüman, her içtiği sigarayla zalimin, kafirin gücüne güç kattığının farkında? Kaç Müslüman sigaraya verdiği tomarla paranın yüzde birini garibanlara, mazlumlara veriyor?
Bugün Suriye’li Mülteci kardeşlerimize bilmem ne kadar para gidiyor diye veryansın ediyorlar? Bu ülkede içkiyi bıraktım, bizzat Müslümanlar tarafından sigaraya ne kadar para akıtılıyor farkında mısınız?

Müslümanlar sadece kola ve sigaraya verdikleri parayı kesselerdi, emin olun emperyalist güçlerin beli kırılırdı.

Düşün ve kendine gel Müslüman kardeşim: Günde en az 10 tl verdiğin, havaya savurduğun o şeytan otu senin helakin olabilir! Havaya verip, mazluma veremediğin o para bir gün boynuna ateşten bir halka olarak geçirilebilir. Mazlumların, yoksulların elleri birgün seni boğabilir… Sözümü yine tekrarlıyayım: Biz rızık kıtlığı değil, iman kıtlığı çekiyoruz…

Hayatımda ilk kez karalahana aldım ve yedim. Geçen hafta pazarda karalahanayı görünce gözlerim açıldı 🙂 Epeyce aldım. Fakat ben mübareği pazı gibi çabuk pişen narin bir sebze sanırdım. Sarmaları hazırlayıp ocağa koydum. Ha şimdi, ha sonra derken benim sarmalar pişene kadar kaç kez başına gittim bilmiyorum 🙂 Bu da bana tecrübe olsun. Bir daha karalahana sararsam, normal tencerede değil, düdüklüde pişireceğim inşaAllah. Karadenizli kardeşlerim eksiklerimi düzeltebilirler. Her türlü eleştiriye açığım 🙂

Faydaları pek çok olan karalahanın sarmasını bakalım ben nasıl yapmışım:

Malzemeler

  • 3 bağ karalahana
  • 300 gr. kıyma
  • 1 su bardağı pirinç
  • 1 çay bardağı iri bulgur
  • 1 adet orta boy soğan
  • 2 adet domates
  • 1 tatlı kaşığı domates, 1 tatlı kaşığı biber salçası
  • yarım demet maydanoz
  • 2 diş sarmısak
  • 1 yemek kaşığı nar ekşisi
  • 1 tatlı kaşığı karabiber
  • Zeytinyağı, tuz

Sosu için

  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 tatlı kaşığı salça



Kara Lahana Sarması Nasıl Yapılır?

  • Öncelikle lahana yapraklarının uzun saplarını koparın. Kaynayan suyun içine atıp, 5-6 dakika kadar haşlayın. Tencereden alıp, soğuk suya koyun.
  • Diğer tarafta pirinci ve bulguru yıkayıp geniş bir kaba alın. Üzerine kıymayı, rendelenmiş domatesi, ince doğranmış soğan, sarımsak ve maydanozları ekleyin. Salça, tuz, yağ, nar ekşisi ve baharatları da ekleyip yoğurun.
  • Haşlanmış lahana yapraklarının ters tarafı yukarı bakacak şekilde tezgahın üzerine serin. Kalın damarlarını bıçakla alın.
  • Baş kısmına, dolma içinden bir tatlı kaşığı kadar alıp uzatarak koyun. Yaprağın kenarlarını içe doğru katlayıp sarın.
  • Sarmaları yayvan bir tencereye dizin.  Bir tavaya salça ve tereyağını alıp eritin.  Üzerine 3 su bardağı kadar su koyup kaynatın.  Tuzunu atın. Sarmaların üzerine dökün.
  • Yaklaşık 1 saat boyunca kısık ateşte pişirin.
  • Afiyet şifa olsun. Adam olana, kıymet bilene, şükredene çok bile…

Karalahana nelere iyi gelir?

NOT: Geçtiğimiz günlerde Star Tv’nin soframız programına çekim yapalım diye teklif geldi. Her zaman olduğu gibi kabul etmedim..:) Evime gelip 3 gün boyunca çekim yapacaklarmış. Ben bu işin bu kadar zor olduğunu bilmiyordum doğrusu. Birde salon ve mutfağımdan bir kaç tane resim istediler 🙂 Kaçan kovalanır derler ya hani, ben şöhretten kaçıyorum, o beni kovalıyor..:)

Bu bizim evde espri konusu oldu. Eşim dedi ki, “Bizim aşırı mütevazi salonumuzu bir kere görseler zaten çekimden falan vazgeçerler 🙂 Bu sözü duyunca, kendimle gurur duydum. Ama hâlâ evim Rasulümün ( Aleyhisselat-u vesselam) evinden  çok daha lüks. Allah azze ve celle iyi etsin bizleri, düzeltsin hallerimizi…