tumblr_nr54ynYHBI1spv306o1_1280

(Müminlerin) Peygamber’e indirilen (Kur’ân)i dinledikleri zaman, onun hak olduğunu öğrendiklerinden dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Onlar: ” Ey Rabb’imiz iman ettik, bizi de şahitlerden yaz” derler. (MAİDE/83)

Bazen durur düşünürüm. Eşim beni sevdiğini söylediği halde hep bana muhalefet etseydi, sözlerime, fikirlerime hiç değer vermeseydi kırılırdım. Bu hep böyle devam ederse küser hatta kinlenirdim belki.

Evlatlarım, evimizdeki kuralları yok saysaydı, sürekli isyankar olsalardı, bizi duymazdan gelselerdi, içim parçalanır üzülürdüm… Arkadaşım bana çok yakın olduğu, “En iyi arkadaşımsın” dediği halde, davetlerimi duymazdan gelip bana hiç uğramasaydı, arayıp sormasaydı duygularım yıpranırdı, muhabbetim azalırdı… Peki Rabbimiz bize şah damarımızdan daha yakın değil mi?

Yakınlıktan öte bizi yoktan var eden değil mi? Bize rızık veren, bizi yaşatan Rabbimiz değil mi? Razı edilmeye, sevilmeye, itaat edilmeye en layık olan varlık Allah subhanehu ve teâlâ değil mi?
Sadece dilimizde kalan yalancıktan sevmelerimiz, amelsiz müslümancılık iddialarımız, ibadetsiz kalp temizliği palavralarımız ikna eder mi Rabbimizi?

İşimize gelen ayetleri alıp, işimize gelmeyenleri tevil etmelerimiz, “Biliyorum ama şimdi hazır değilim” bahanelerimiz Mümin yapar mı bizi? Böylesine kaygısız, duyarsız, amelsiz, tevbesiz bir kulsak eğer, Allah sever mi, razı olur mu, cennetine koyar mı bizi?

Cahide Sultan​