4f757f6b9f47abb3

Bu başlıkla bir yazı yazmak hiç aklımda yoktu. Ta ki; İnstagramda bir paylaşımın altındaki bir annenin yorumunu okuyana kadar: “19 aylık bir kızım var. Eğer küçülen bebek kıyafetleriniz varsa alabilirim” diyordu bu anne.

Çocuğunun markalı, pahalı kıyafetlerini sosyal hesaplarında ballandıra ballandıra anlatan, bir giydirdiğini bir daha giydirmeyen ve bununla gurur duyan annelerin cirit attığı instagram da nadir görülebilecek bu mütevazi annenin yorumu dikkatimi çekti.  Ben bu yorumu öne çıkardığımda tepki verenler, yoksul olanın instagramda işi ne diye soranlar oldu. Oysaki başka bir kardeşimizin kullanılmayan eşyasını veya küçülen kıyafetlerini kullanmak için ille de yoksul olmak gerekmiyordu.

Değerlendirmeyi unuttuğumuz, herşeyi çılgınca tükettiğimiz şu zamanlarda, hiç tanımadığı birinin bebeğinin kıyafetlerine talip olan kaç kişi kaldı?

Çocuklarım küçükken ablamın veya arkadaşlarımın çocuklarının küçülenlerini çok kullanmışımdır. Benim çocuklarımın küçülenlerini de yine arkadaşlarıma verdiğim olmuştur. Bu kesinlikle gurur kırıcı, küçümsenecek bir durum değil. Gitgide doğal olmaktan uzaklaşıyoruz. Hem kendimizi, hem çocuklarımızı gereksiz yere kasıyor, abartılı yaşamlarda boğuluyoruz.

İlk bebek daha doğmadan, anneanne ve babaannenin getirdiği kıyafetler çekmeceler dolusu olur. Bir de bebek doğduktan sonra gelen hediyeleri çocuğun giyip eskitmesi imkansızdır.

Küçülen veya hiç giydirilmeyen kıyafetler genelde 2. çocuğa bırakılır. Bu da güzel fakat, eğer 2. çocuk olana kadar o kıyafetleri giyecek hazırda başka bebekler varsa, bekletmeden onlarla paylaşabiliriz.

Örneğin sizin çocuğunuz biraz büyüdüğünde, yeni doğum yapacak olan arkadaşınıza çocuğunuzun kıyafetlerini vermeyi teklif edebilirsiniz.

İsraf sadece yiyeceği çöpe atmak değildir. Helal kazancı gereksiz yere harcamak, az kullanılmış bir eşyayı, kıyafeti kullanma imkanı varken, yenisini almak da israftır.

Cahide Sultan